zaman zaman dost meclisinde, ara sıra bu sitede yazdığımın muhabbeti geçiyor, biri atlıyor: "reklam alsana!" internette myspace'den sayfa alan adamın bile ilk hayali bu çünkü. siteye reklam almak, köşeyi dönmek.
kastedilen şu:
reklam al, hem ufak ufak para kazanırsın, hem belki daha çok duyulur, okuyucu kitlen giderek artar, bi bakarsın her gün binlerce kişi okuyor, sonra belki gazetelere çıkarsın, yazarlık teklifi gelir, ondan sonra önün açılır zaten, nobel'e kadar yolun var.
memleketimdeki kobi sayısının, aile şirketi adedinin dünya ortalamasının çok üzerinde olduğunu tahmin ediyorum, sebebini de buna bağlıyorum. hayal et, optimist ol, sen daha iyisine layıksın, bunlar gibi değilsin, çalışırsan yaparsın. o yüzden her köşe başında bir bakkal, bir nalbur var. o yüzden herkes kendi işini yapıyor. her bakkal, dükkanını ilk açtığında marketler zinciri kuracağını hayal ederek açmıyor mu? eminim, almanya'da bizim yirmidebirimiz kadar bakkal vardır. hep bu yüzden oluyor bunlar. birbirinizi gaza veriyorsunuz.
hepinizin hayalleri var büyük büyük, tamam, anlıyorum abicim. olsun, lafım yok. ama çoğu ol-ma-ya-cak. sonra üzülüyorsunuz. siz üzülünce ben de üzülüyorum. hangi abi üzülmez?
yüz binlerce adam blog yazıyor. herkes kendini ilginç buluyor. sır değil gerçi ama yine de kısık sesle söylüyorum: ben dahil, hepimiz çok kötü yazıyoruz. ama bizim içimize ayşe kulin'i, duygu asena'yı, ahmet altan'ı falan da katıyorum. bunlar eskiden çok prim yaptılar, yine yaparlar, sen de yapabilirsin. sen diğerlerinden farklısın.
2 yorum:
Evet çok kötü yazıyoruz.katılıyorum.Ama bazılarımız iyi yazdığını düşündüğü için değil sadece yazmak için yazıyor.
zararlı değil bence.
yazsın insanlar, kendilerini ilginç sansınlar. bişey olmaz.
ben iyiyim ben oldum diyen bi yazar ancak pabucumun yazari olabilir...
Yorum Gönder