şimdi adını anımsayamadığım sabahattin ali'nin kısa hikayesinde, "hayata dair iç burkan detaylar"ın romantizmini bozan, hayalimizin öteki yüzündeki gerçekten bahsediliyordu.
yağmurlu bir günde istiklal'de gazete satmaya çalışan küçücük bir çocuk, akranı olmayan, büyükçe bir çocukla kavgaya karışınca, kahramanımız bunları ayırıyor ve hatta ufaklığın elindeki tüm gazeteleri satın alıyordu. sonrasında bir köşeye oturup çocuğu izlemeye devam ederken, çocuk ağlamayı kesmeyince, yanına gidip neden hala ağladığını soruyordu. ufaklık sert bir tonda:
- siktir git lan yavşak, sana ne?
deyip koşarak uzaklaşıyordu. son.
bu hikayeyi tüm demagoglara okutmalıyız. hayalimizde hikayelerini tamamladığımız masum mağdurların sayısı, haklarında yazılıp çizilen ve çekilenlerin binde birinden az. maalesef.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder